DENİM HAKKINDA KISA BİR HİKAYE

Posted by zeynep özar on

1940’ların sonunda seyahat ettiği fransa’da işçi ve köylülerin giydiği ucuz ve dayanıklı malzemeden pantolonların sağlamlığına ve dikim tarzına hayran kalarak onu türkiye’ye döndüğünde üretmeye başlayan muhteşem kot olmasa, denim kelimesinin dilimizdeki karşılığı ne olurdu, tahminleri size bırakıyoruz.

denim kumaşın tarihi 16. yüzyıla kadar uzanıyor. o dönemde ‘serge’ olarak adlandırılan ve hindistan’da yetişen indigofera bitkisinden elde edilen indigo boyar maddesi ile boyanmış ve yün karışımlı bir kumaş, fransa’nın çok eski bir tekstil merkezi olan nimes kasabasında üretiliyor. bu “serge de nimes” kumaşı, zamanla denim adını alıyor. yine aynı dönemde italya’daki genoa kasabasındaki denizcilerin giydiği basit kumaştan üretilen pantolonlara da “genoa kasabasından gelen” anlamına gelen “genes” deniyor. okunduğunda kulağa gelen seslerin evrensel titreşimi.

denim kumaş amerika yolculuğunu christopher colombus’un santa marina gemisinin yelkeni olarak yapıyor. 18. yüzyılda üretilmeye başlanan bu dayanıklı kumaşı bir markaya dönüştürense, kuşkusuz, levi strauss. yanına ‘rivet’ gibi dahiyane bir fikri doğuran jacob davis’i de alan strauss dayanıklı iş elbisesi üretmekle başladığı denim serüvenini jean pantolonla taçlandırarak ardında sağlam bir miras bırakıyor.

2. dünya savaşı sonrası yükselen amerikan sineması ile tüm dünyada arzu nesnesine dönüşen jean’in başrol oyuncuları, tabii ki marlon brando ve james dean. başlarda emekçi kesimin simgesi olan jean, ‘serseri’ gençliği, hippileri ve anarşistleri de yanına kabul ediyor. japonya da oyuna geliştirdiği inovatif çözümler ile kumaşın üretim kalitesini en üst seviyeye çıkararak dahil oluyor. sokaktaki yayılma hızı bu denli geniş ve çarpıcı olan bir kumaşın ve kıyafetin moda endüstrisi tarafından sahiplenilmesi de uzun sürmüyor. sonrası hepimizin bildiği hikaye…

one-square-meter-denim-hakkinda-kisa-bir-hikaye
dillerdeki kelime ve tasarımlardaki kalıp karşılıkları değişse de bu kumaş için -teknik olarak- söylenecek belli şeyler var. denimin en belirgin özelliği, çözgü ipinin indigo boyar madde ile boyanmış, atkı ipliklerinin ise boyanmamış yani beyaz olması ve %100 pamuktan üretilmesi. gardırobunuzdaki en sevdiğiniz jean’in içinin daha açık renk olması tam da bu yüzden.

bir diğer özellik, ’yaşayan renk’ de diyebileceğimiz indigo sayesinde kumaş zamanla ve yıkamayla renk değiştirebiliyor. ‘o jean’in aldığınız ilk günkü renginden farklı, yine de çok güzel görünmesinin sebebi de budur. bir kumaşın giyildikçe ve giyeni ile yaşaması, muazzam bir hikaye.

dünyadaki giyinme alışkanlıklarına evrimi ile en uyumlu şekilde cevap veren denim, kumaş literatürüne bir kültür ikonu olarak girmeyi sonuna kadar hak ediyor.

denim one square meter

← Older Post Newer Post →



Leave a comment